بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

يَوۡمَئِذٖ تُعۡرَضُونَ لَا تَخۡفَىٰ مِنكُمۡ خَافِيَةٞ ١٨

O gün; siz, huzura alınırsınız. Ve hiç bir şeyiniz gizli kalmaz.

– İbni Kesir

فَأَمَّا مَنۡ أُوتِيَ كِتَٰبَهُۥ بِيَمِينِهِۦ فَيَقُولُ هَآؤُمُ ٱقۡرَءُواْ كِتَٰبِيَهۡ ١٩

Kitabı sağından verilmiş olan der ki: Alın, işte okuyun kitabımı.

– İbni Kesir

إِنِّي ظَنَنتُ أَنِّي مُلَٰقٍ حِسَابِيَهۡ ٢٠

Doğrusu ben, bir hesablaşma ile karşılaşacağımı sanıyordum.

– İbni Kesir

فَهُوَ فِي عِيشَةٖ رَّاضِيَةٖ ٢١

İşte o, hoş bir hayat içindedir.

– İbni Kesir

فِي جَنَّةٍ عَالِيَةٖ ٢٢

Yüksek bir cennette,

– İbni Kesir

قُطُوفُهَا دَانِيَةٞ ٢٣

Ki, meyveleri sarkmıştır.

– İbni Kesir

كُلُواْ وَٱشۡرَبُواْ هَنِيٓـَٔۢا بِمَآ أَسۡلَفۡتُمۡ فِي ٱلۡأَيَّامِ ٱلۡخَالِيَةِ ٢٤

Geçmiş günlerde peşinen işlediklerinize karşılık afiyetle yeyin, için.

– İbni Kesir

وَأَمَّا مَنۡ أُوتِيَ كِتَٰبَهُۥ بِشِمَالِهِۦ فَيَقُولُ يَٰلَيۡتَنِي لَمۡ أُوتَ كِتَٰبِيَهۡ ٢٥

Kitabı solundan verilmiş olana gelince; der ki: Keşki kitabım bana verilmeseydi.

– İbni Kesir

وَلَمۡ أَدۡرِ مَا حِسَابِيَهۡ ٢٦

Hesabımın da ne olduğunu bilmeseydim.

– İbni Kesir

يَٰلَيۡتَهَا كَانَتِ ٱلۡقَاضِيَةَ ٢٧

Keşki bu iş son bulmuş olsaydı.

– İbni Kesir

مَآ أَغۡنَىٰ عَنِّي مَالِيَهۡۜ ٢٨

Malım hiç fayda vermedi bana.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu